Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 4. Antalya Diplomasi Forumu’nda yaptığı çarpıcı açıklamalarla hem İsrail’in işgal politikalarını hem Suriye’deki gelişmeleri hem de küresel diplomasiye dair Türkiye’nin yaklaşımını net ifadelerle ortaya koydu.
“İsrail her suçtan sonra daha pervasız hale geliyor”
Konuşmasında, Filistin halkının maruz kaldığı zulme dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail hükümetinin Filistin topraklarında sistematik bir şekilde soykırıma ve yerinden etmeye dayalı bir işgal politikası yürüttüğünü söyledi.
“İsrail, işlediği her suçun hukuk önünde cevapsız kalmasının da verdiği cüretle her seferinde biraz daha pervasızlaşıyor. Filistin halkını topraklarından söküp atmaya çalışıyor,” ifadelerini kullanan Erdoğan, Filistin direnişini hedef alan terör suçlamalarına da sert tepki gösterdi.
Erdoğan, 7 Ekim 2023’ten bu yana Filistinlilerin verdiği mücadeleyi “kahramanca bir savunma” olarak tanımlayarak, “Filistinli kardeşlerimiz insanların iftihar vesilesi olmuştur. Türk milleti bugün de tam bir dayanışma içindedir,” dedi.
Tarihsel bir hatırlatma da yapan Cumhurbaşkanı, “500 yıl önce kendi topraklarından sürülen Yahudilere kapılarını açan bu millet, o gün neyse bugün de aynıdır,” diyerek Türkiye’nin adalet ve insanlık temelindeki duruşunun altını çizdi.
“Suriye’nin güvenliği bizim güvenliğimizdir”
Suriye’deki gelişmelere ilişkin de önemli mesajlar veren Erdoğan, bölgede yeniden çatışma ortamı oluşturmak isteyen çevrelere uyarıda bulundu.
“Suriye halkı artık acıya, zulme ve savaşa doymuştur. Bunları tekrar yaşatmak isteyenler iyi hesap yapmalıdır. Soğukkanlılığımızı kimse yanlış anlamasın,” diyen Erdoğan, Türkiye’nin Suriye hükümeti ile yaptığı mutabakatlara bağlı kalarak hareket edeceğini vurguladı.
Türkiye’nin üç kıtanın merkezinde yer alan stratejik konumuna dikkat çeken Erdoğan, “Biz Avrupa ülkesi olduğumuz kadar bir Asya ve Afrika ülkesiyiz. Tüm bu halklarla olan bağlarımızı güçlendirmek, komşuluk hukukunu geliştirmek istiyoruz,” ifadelerini kullandı.
İslam Ülkeleri Bakanları’ndan ortak Gazze açıklaması
Antalya Diplomasi Forumu kapsamında düzenlenen, “İki Devletli Çözüm ve Orta Doğu’da Kalıcı Barış” temalı İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliği Bakanlar Komitesi (Gazze Temas Grubu) Toplantısı’nın ardından gerçekleştirilen ortak basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
Gazze Temas Grubu Antalya’da: Kalıcı Ateşkes ve İki Devletli Çözüm Vurgusu
Antalya Diplomasi Forumu kapsamında “İki Devletli Çözüm ve Orta Doğu’da Kalıcı Barış” temasıyla gerçekleştirilen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliği Bakanlar Komitesi (Gazze Temas Grubu) toplantısının ardından önemli mesajlar verildi. Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan ortak basın toplantısında konuştu.
Fidan: İsrail’in saldırganlığı bölgeyi tehdit ediyor
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, toplantıya Filistin, Suudi Arabistan, Katar, Mısır, Ürdün, Bahreyn ve Endonezya Dışişleri Bakanları ile birlikte İİT, Arap Ligi Genel Sekreterleri, ayrıca BAE, Çin, Rusya, İrlanda, İspanya, Norveç, Slovenya, Nijerya ve Avrupa Birliği temsilcilerinin katıldığını açıkladı.
Toplantılarda öncelikli olarak Gazze’deki insani kriz, kalıcı ateşkesin sağlanması ve işgal altındaki topraklardaki gelişmeler ele alındı. Fidan, şu ifadeleri kullandı:
“İsrail’in artan saldırganlığı, bölgesel düzeyde büyük bir istikrarsızlık tehdidi oluşturuyor. Kalıcı barışın tesisi ve iki devletli çözüm için uluslararası toplumun atması gereken adımları masaya yatırdık. Kalıcı ateşkes bir an önce sağlanmalıdır. Katar, Mısır ve Amerika’nın öncülük ettiği süreci destekliyoruz.”
Gazze’ye insani yardımın kesintisiz ulaşması gerektiğinin altını çizen Fidan, şu çağrıyı yaptı:
“Filistinlileri ana vatanlarını terk etmeye zorlayan her türlü planı reddediyoruz. Gazze’nin yeniden inşasına yönelik Arap Ligi planını destekliyoruz. 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin devleti kurulmalıdır.”
“Filistinliler yurtlarını terk etmedi, davasından vazgeçmedi”
Fidan, Filistin halkının direnişinin meşruiyetine vurgu yaparak, İsrail’in şiddetinin sonuçsuz kaldığını belirtti:
“İsrail 80 yıldır uyguladığı baskıyla sonuç alamadı. Filistinliler yurtlarını terk etmedi, davalarından vazgeçmediler. Bu insanlar kendi devletlerinin çatısı altında barış içinde yaşayacaklardır. İki devletli çözüm aynı zamanda İsrail’in güvenliği için de tek yoldur.”
Faysal Bin Ferhan: “İnsani yardım savaş aracı olamaz”
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan da açıklamasında, ateşkesin ve Gazze’ye insani yardımın acil bir ihtiyaç olduğunu belirtti:
“İnsani yardımı ateşkese bağlamak kabul edilemez. Yardımlar sivillere ulaşmalıdır. Bu bir savaş aracı değildir. Uluslararası hukuka açıkça aykırıdır. Tüm dünya kamuoyunu Gazze halkına yardımın önündeki engelleri kaldırmak için baskı yapmaya çağırıyoruz.”
“Tehcirin her türünü reddediyoruz”
Bin Ferhan, Filistinlilerin Gazze’den tehciri konusunda da net konuştu:
“Filistinlilerin kendi ana yurtlarından tehcir edilmesini kesin surette reddediyoruz. Bu süreci ‘gönüllü’ gibi sunmaya çalışanlar hakikati çarpıtıyor. Gazze halkı hayatta kalma mücadelesi verirken bu ‘gönüllü göç’ değildir, zorla yerinden etmedir.”
Bin Ferhan ayrıca, bölgedeki barışın ancak Filistinlilerin temel haklarının sağlanmasıyla mümkün olabileceğini vurguladı:
“Sadece Filistinlilerin değil, İsrail dahil tüm bölge halklarının güvenliği için bu kriz çözülmeli. Ancak bu, Filistinlilerin haklarını temin etmeden mümkün değildir.”
Kalıcı Çözüm Çağrısı: İki Devletli Barış
Toplantının sonunda her iki bakan da uluslararası toplumu Gazze’de kalıcı ateşkesin sağlanması, insani yardımın önünün açılması ve iki devletli çözümün desteklenmesi için daha fazla sorumluluk almaya çağırdı.
Yorum Yap