Middle East Eye’a dayandırılan habere göre, Ürdün, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun Filistinlileri zorla kendi topraklarına sürme girişimine kalkışması durumunda, İsrail’e savaş açmaya hazır. Bu sert uyarı, ABD Başkanı Joe Biden’ın Gazze’yi “temizleme” planı çerçevesinde, Ürdün ve Mısır’ın Filistinli mültecileri kabul etmesini istemesi sonrasında geldi.
Çok sayıda önde gelen kaynağın Middle East Eye’a verdiği bilgilere göre, Ürdün barış yanlısı bir çözüm arayışında olsa da, eğer Filistinli mülteciler sınırlarını geçmeye başlarsa, Ürdün yönetimi sınırlarını derhal kapatacak. Yetkililer, İsrail’in bu sınırları zorla açmaya yeltenmesi halinde bunun çok ciddi sonuçları olacağını belirtiyor. Ürdün, askeri olarak İsrail’e karşı üstün bir zafer elde etme gibi bir beklentiye sahip değil, ancak böyle bir durumda savaşmaktan başka bir çıkış yolu görmediklerini vurguluyor.
Amman, daha önce de İsrail’in Filistinlileri zorla göç ettirme yönlü her türlü girişimini, 1994’te imzalanan barış anlaşmasının ağır bir ihlali olarak göreceğini dile getirmişti. Bu çerçevede, ülke batı sınırlarına ek askeri birlikler sevk etti. İsrail ise buna, Ürdün sınırını koruma amacıyla yeni bir “doğu tümeni” oluşturarak yanıt verdi.
Middle East Eye’a konuyla ilgili bilgi veren bir kaynak, Biden’ın planının hem Ürdün devleti hem de Haşimi hanedanı için “varoluşsal bir tehdit” olduğuna dikkat çekti. Ürdün’ün su kaynakları bakımından dünyanın en fakir üçüncü ülkesi olduğu ve mevcut 12 milyonluk nüfusun çoğunun, İsrail sınırı boyunca dar bir bölgede yaşadığı vurgulandı. Yetkililer, bu nedenle yeni bir mülteci akınının ülkeyi büyük bir krizle karşı karşıya bırakacağını söyledi.
İsrail’in askeri üstünlüğüne rağmen, 400 km uzunluğundaki Ürdün sınırını tam olarak kontrol etmenin zor olacağı vurgulanıyor. Çünkü bölge engebeli, dağlık ve sınır güvenliğini tam sağlamanın neredeyse imkansız olduğu alanlar içeriyor. Bu durum, Irak ve Afganistan’da ABD’nin çekilmesine neden olan gerilla savaşı stratejilerine benzer bir tehdidin ortaya çıkmasına yol açabilir. Olası bir savaş, Suriye, Irak ve diğer Arap ülkelerinden bölgeye savaşçıların akın etmesine neden olabilir.
Gazze’de sürekli artan gerilim ve Batı Şeria’da yaşanan yerleşimci vahşeti nedeniyle Ürdün, son dönemde İsrail’e karşı diplomatik düzeyde sert bir tavır almaya başladı. Ürdün Kralı Abdullah, Ekim 2023’te Gazze savaşının başlamasının hemen ardından “Ürdün’e Filistinli mültecilerin kabul edilmesi bir kırmızı çizgidir” çıkışında bulunmuştu. Ancak geçtiğimiz hafta Biden, Kral Abdullah ile görüştüğünü ve ona “Gazze’den çıkacak 1.5 milyon Filistinliye daha fazla alan açmanı istiyorum” dediğini açıkladı.
Biden yönetiminin, Ürdün’e verdiği mali yardımları kesmesi ve yeni yardımların Filistinli mültecileri kabul etme şartına bağlanabileceği iddiaları, Amman’daki yönetimi daha da zor bir duruma sokuyor. Ürdün’de ABD askeri üslerinin bulunması da bölgede yeni gerginlikleri tetikleyebilir.
Ürdün’ün tarihi boyunca büyük mülteci dalgalarının istikrarını tehdit ettiği biliniyor. 1948 ve 1967’deki mülteci akınları, 1970’te Kara Eylül olaylarına neden olmuş ve Ürdün Kralı, Filistinli gruplara karşı sert baskılar uygulamıştı. Kaynaklara göre, Amman, yeni bir Filistinli mülteci dalgasının benzer bir iç karışıklığa yol açabileceğini düşünüyor.
Yorum Yap